Hatıralarınız size ne söylüyor?
- firatakkemik
- 26 Haz
- 2 dakikada okunur

Banka çalışanları ile gelişim programlarımız aracılığı ile bir araya geliyoruz.
Benim ilk banka deneyimim ise, bugün artık hayatımızda olmayan, belki de yeni jenerasyonların hiç duymadığı bir banka olan Pamukbank’la başladı.
O zamanlar kredi kartı yok ve ben üniversitedeyim. Babam harçlık veriyor ama ben başkasından istemek zor geldiği için okuluma yakın, saatleri esnek (o zamanlar mesai kavramı çok daha belirli) yarı zamanlı işlerle kendi harçlığımı çıkarmaya çalışıyorum. Özel ders veriyorum, yazları çalışıyorum, geçici işler yapıyorum vs.
Pamukbank o sıralar ilk banka kartını çıkarıyor ve tanıtımları için Pamuk kızlar arıyor 😄
ATM’lerde nasıl banka kartını kullanacaklarına dair müşterilere biz Pamukkız’lar destek olacak. Ben de seçilenler arasındayım. Lansman toplantısına bizi de davet ediyorlar. Bende çok güzel düşünülmüş ve sahiplenmemize çok katkı yapan bir hareket. Ve öyle de oluyor, resmen gaza geliyoruz. O lansmanda zamanın Genel Müdürü sayın Bülent Şenver’i merak ve hayranlıkla izlediğimi hatırlıyorum. Kulakları çınlasın. Sektörde bir ilk yaşanacak ☺️
Önce bize ATM makinalarını tanıttılar ve neler yapacağımızı anlatttılar. Ama asıl mesele, kullanıcıların GÜVEN duymalarını sağlamak. Öyle parayı verdin makinaya gider mi, ne olur, koca bir soru işareti çünkü ⁉️
Bizim sayemizde güven duyacaklar, denemeyi kabul edecekler ve artık işlemlerini buradan yapmaya başlayacaklar.
Maçka’daki okuluma en yakın şubelerden Nişantaşı şubesinde görevliyim. ATM’e gelen kişileri bu yeni teknoloji ile tanıştırıyor, sabırla destek oluyorum. Bir şeyi basit anlatmak, güleryüz, sabır ve nezaket göstermemiz önemli. Bazıları o gün için “yaşlı” bulduğum, bugün asla “yaşlı” kategorisinde görmediğim yaşlarda. Teknoloji ile yeni tanışıyorlar. Daha Turkiye’de cep telefonu bile yok. Seneyi tahmin etmeye çalışmayın, söyleyeyim 1990.
Müşteriler arasında sabrımı zorlayanlar çıkmıyor değil, çeşit çeşit insan geliyor şubeye. Mesela sistem donuyor, sorumlusu biz oluyoruz. Ne de olsa sahadaki muhattap biziz. Sahada ne yaşandığını bilmek istemeyi, sanırım o günlerden kazanıyorum ☺️
Üstenci tavırla “sen benim kim olduğumu biliyor musun?” diyenlere de rastlıyoruz. Bu hali o zamanlar yeni yeni tanıyorum. Hiç haz etmemem yine o dönemden miras 😁 Ama hâlâ böylelerine rastlıyorum.
Bir de tüm gün ayakta çalışıp, onca farklı problemlerle uğraşırken “Sağolasın kızım, ne kolay hallettik sayende”, “ne güzel anlattın, ben bundan sonra kendim de yaparım” diyenler var ki işte onlar sayesinde yorgunluğumun gittiğini, kendimi işe yarar hissettiğimi hala çok net hatırlıyorum.
Hepimizin ihtiyacı değerli hissetmek ve anlaşılmak ya, geçmişe bakıp en çok hatırladığım anların bununla ilgisi olduğunu görmek artık şaşırtmıyor beni. Ya bunun varlığını ya yokluğunu yaşadığımız zamanları hatırlıyoruz.
Takdir etmek/edilmek, halden anlamak önemli vesselam. Hele de bu zor koşullarda, bu bilinmezlikte daha da değerli.
İyi şeyleri ıskalamayalım, takdirde de cömert olalım. Gün gelir, durduk yerde,, en ihtiyaç duyduğunuz zamanda aklımıza gelir ve yüzümüzde keyifli bir gülümsemeye neden olur. 🥰
Sizin aklınıza ilk ne geldi?
Gülümseten anları çoğaltmanız dileğiyle💫





Yorumlar